Küçük Hücreli Akciğer kanseri ile mücadelemizi ve bu süreçte neler yaşadığımızı zaman zaman buradan yazıyorum ki belki bir gün birisi de aynı durumda olur araştırma yaparsa, buradan görebilsin diye. Çünkü bende ilk etapta aylarca araştırmalar yapmıştım, ne olacak nasıl olacak diye
bir sürü araştırma içine girmiştim. Hastalığı nasıl farkettiğimizi, nasıl tanı konulduğunu daha önce yazmış olduğum Küçük Hücreli Akciğer Kanseri yazımızdan ulaşabilirsiniz. Evet biz farkedip, hastaneye gittiğimizde yapılan tetkik, araştırma ve biyopsi sonuçlarında kesin olarak kanser tanısı konuldu. Ne yazık ki erken dönemde belirti vermeyen bir kanser türü olması nedeniyle,
farklı organlara sıçrama yaptığında farkedebildik. Sonuçların belli olmasından sonra, Kemoterapi süreci başladı. Kemoterapi için hastanın kan değerleri büyük önem arz ediyor. Beslenmeyi rahat bir şekilde yapabiliyor olması ve su tüketebiliyor olması önem arz ediyor. Çünkü ağır bir ilaç olması nedeniyle, beslenme çok önemli bir hale geliyor. Aynı şekilde kemoterapi uygulaması kan değerlerine de etki ettiği için, zaten düşük olanı daha fazla düşüreceği için, kan değerleri düşükse, önce kan verilmesi gerekebiliyor. Herşey yolundaysa, uygulama başlıyor. Biz 21 günde bir olacak şekilde aldık. Yani 21 günde 3 gün arka arkaya aldık. Bu günler ve gün aralıkları tedaviyi yapan doktor tarafından belirleniyor. Bazı hastalar 14 günde bir, bazı hastalar 21 gün ve bazıları 28 günde bir alabiliyor. Aldığımız ilaçların adını yazmak istemiyorum. Çünkü ilaç ismi vermenin doğru olacağını düşünmüyorum. Her 21 günde alınan kemoterapiye 1 kür denilmektedir. Biz toplamda 6 kür kemoterapi almış olduk. Kemoterapi sürecinde yaşadıklarımız ve sonrası ile ilgili de ilerleyen dönemlerde yazacağım.
“Kemoterapi Sürecinin Başlaması” üzerine bir yorum