Laktat Dehidrogenaz, kısaca LDH vücutta neredeyse her hücrede bulunan ve şekerden enerji elde etmeye yarayan enzimdir. Kalp, Karaciğer, Akciğer ve kas dokularında bol miktarda bulunan bu enzim, vücutta herhangi bir hücre, organ ya da doku hasarları oluşması durumunda kana karışmaktadır. Normal olarak kanda belirli düzeylerde bulunan LDH enzimleri, hücre hasarları nedeniyle, kan tahlileri sonucunda yüksek çıkabilmektedir. Laktat Dehidrogenaz vücuttaki hücre yıkımı ölçümü yanı sıra, mevcut bir hastalığın tedavisine karşı vücudun nasıl bir yanıt verdiğinin anlaşılmasına da olanak sağlamaktadır. Biz ne yazık ki LDH yüksekliğini kanser sonrasında öğrenmiş olduk. Yani LDH değerleri 900 ve üzerinde seyretmesi sonucunda aslında bunun kanser ile ilişkili bir durum olduğunu öğrendik. İlk kanser tanısı konulduktan, tedavi sürecine kadar LDH değerleri 900, 1000 ve 1200 civarlarına kadar çıkmaktaydı. LDH ile birlikte CRP değerleri de oldukça yüksek görünüyordu. Tedavi süresince bu değerler ortalama değerlere kadar düşmüş oldu. Tedavi sonrasında nüks, tekrar var mı diye bu değerler de öncü değer olarak görülebiliyor.
Tabi her hastalığın farklı bir belirtisi olması, insandan insana farklılık göstermesi nedeniyle, her LDH yüksekliği de ciddi bir hastalık olarak algılanmamalıdır.